CEDELÜ’L-KUR’ÂN KUR’ÂN’DA GAYRİMÜSLİMLERİN İDDİALARINA CEVAPLAR VE ONLARA YÖNELİK ELEŞTİRİLER
0 - Yorum Yap
Kategori
Marka
Stok Kodu
SC1911
YAZAR ADI
Dr. Muhammed Eşref AYTAÇ
EDİTÖR
Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Zeki SÜSLÜ
EBAT
16 x 24
SAYFA SAYISI
286
ISBN
978-625-6924-18-5
KAPAK
Amerikan Cilt
BASIM YILI
2023
KAĞIT
Enso
EK ÖZELLİK
2022. Yayın
KAPAK TASARIMI
Abdüsselam TOKOĞLU
BASKI
UZUN DİJİTAL
TEMEL ALAN
İLAHİYAT
BASKI SAYISI
1. BASKI
KİTABIN DİLİ
TÜRKÇE
YAYIN KOORDİNATÖRÜ
Ceyda ŞEREFLİOĞLU
YAYIN YÖNETMENİ
Sinem ZORLU
%20
114,00 TL
91,20 TL
91,20 TL den başlayan taksitlerle!
Tahmini Kargo: 3 - 5 iş günü
Cedelü'I-Kur'an; Kur'an'ın batıl iddialara ve yanlış fikirlere karşı mücadelesi demektir. Bu mücadeleyi ortaya koyan ayetlere ise cedel ayetleri denilir. Cedel ayetleri genellikle Allah'a, peygamberliğe, vahye, kutsal metinlere ve ahirete dair konularda yanlış telakkileri olan gayrimüslimleri hedef almaktadır. Bu çalışmada Ehl-i Kitab'ın ve müşriklerin ilgili konulardaki iddialarına Kur'an'da nasıl cevaplar verildiği ele alınmıştır. Dolayısıyla çalışmadaki konuların yoğunluğu nüzul dönemine kadar ortaya atılan iddialar ve bunlara verilen cevaplar üzerinedir. Ayrıca yine cedel bağlamında Kur'an'da gayrimüslimlere yönelik eleştirilere de yer verilmiştir. Zira Kur'an'ın üslubunun yalnızca batıl iddiaları çürüten savunmacı bir yaklaşımdan ibaret olmadığı, yeri geldikçe muhataplarının tutarsızlıklarını ortaya koyan ofansif bir yönünün olduğu da görülmektedir.
Cedelü’l-Kur'an muhataplarının durumlarını gözeten, onların aklına, bilgisine ve vicdanına hitap eden bir yapıdadır. Bununla birlikte Cedelü’l-Kur'an'da zikredilen deliller ve temsiller farklı zamanlarda ve coğrafyalarda yaşayan insanların anlayabileceği niteliktedir. Dolayısıyla hakikat arayışındaki her insanın iman etmesi için yeterli bilgi ve mantık örgüsü Kur'an'da bulunmaktadır.
Diğer yandan unutmamak gerekir ki bilmek ve inanmak farklı kavramlardır. Zira inanç tercihe dayalı bir eylemdir. Bilmek ise tercihe konu olmayan bir farkındalıktır. Bu sebeple insan yalnızca bilmekle sorumlu tutulmamış, sahip olduğu bilgi üzere iman ve kabul ile mükellef kılınmıştır. Dolayısıyla bazı meselelerdeki bilinmezlik, bilinen meselelerdeki sorumluluğa mani değildir. Bu bağlamda Kur'an'ın ortaya koyduğu bilginin, iman ve amel sorumluluğu getirdiğini söylemek mümkündür.
Bu ürüne ilk yorumu siz yapın!